6 Mayıs 2012 Pazar

Herkese merhaba;

Bu  günden  itibaren  bu  sayfadan, siz  dostlarla, HAYATA DAİR  keyifleri, güzellikleri  paylaşmaya  çalışacağım...  Bazen mutfaktan , bazen bir PUB dan, bazen HAVADAN, bazen de sudan muhabbetler yapacağız sizlerle. Umarım okurken keyifli dakikalar geçirirsiniz . Yorumlarınız için şimdiden teşekkürler. Hadi buyrun bakalım içeri... 
İlk günün şerefine  konumuz  damıtık içkiler... Öncelikle  hangi içki damıtık, hangisi damıtık değildir konusuna girelim.  
Efendim; çok basit anlatımla, belli proseslerden geçerek oluşturulan içkilere damıtık  (distile) içkiler denmekte. Daha da basit olarak belirtmek gerekirse bira ve şarap dışındaki tüm içkiler damıtık içki sınıfına girmektedir. Yani hepimizin yakından tanıdığı Rakı, votka, cin, kanyak, viski, brendi ve likörlerin hepsi damıtık içkilerdir.
Belli proseslerden geçirilerek oluşturulurlar dedik ama çok karışık iş sanmayın. İşin özü nişasta ve buna bağlı olan şekerdir. Şekerden kasıt tabii ki misafir şekeri değil... Bilindiği üzere nişasta fermante olduğunda ortaya önce şeker, şekeri kaynatıp çıkan buharı hızlıca soğutursanız da ortaya saf alkol  çıkar. İşte VOTKA böyle dünyaya gelir. Buyruuuuunnn. Bence votkaların kralı budur arkadaşlar...
Русский стандарт             türkçe meali ise 
RUSSIAN STANDARD.   
Buzlukta 1 hafta bekletildikten sonra şiddetle tavsiye edilir. Hatta yanında tuzlu sardalye veya ANÇUEZ ile daha da şiddetli tavsiye edilir.

 
Haa bir de STOLİ'miz var... Onu anmadan geçmek olmaz. O da takdire şayandır son tahlilde... En rafine ve doğal olarak en iyi RUS Votkalarıdır bu iki marka. Diğer bilinen markalar (Absolute, Simirnoff , Finlandia vb. ) da iyi votkalar olup ama malesef RUS değillerdir. İşin özü budur.
Tabii ki bu tavsiyeler benim şahsi tecrübelerim olup hepinizin damak tadına göre farklılık gösterebilirler. Kendinizde bir gariplik var diye düşünmeyin... Bu arada valla reklam ücreti almıyorum arkadaşlar...




Tekrar dönelim üretim  bantımıza... Eğer şekeri kayantırken çıkan alkol buharını ardıç tohumu, kişniş, bergamut gibi meyve ve baharatların içinden geçiriseniz de ortaya mis gibi CİN çıkar.  Bakın işte çıktı bile...  
Aman dikkat edin çarpmasın. Çünkü alkol derecesi 40-47 derece arasındadır. Cin her ne kadar ilk önce Hollanda'lılar tarafından ilaç niyetine üretilmişse de daha sonra İngilizler üretimi ve tadını geliştirip olayı sahiplenmişlerdir. Bu arada votka ve cin, tahıl ( arpa, buğday, mısır, patates gibi ) nişastalarından elde edilen tahıl şekerleri ile imal edilirler.
İşte böyle oluşuyor o bayılarak içtiğimiz içkiler. Şunu da belirtmeliyim ki damıtık içkiler genellikle yüksek alkollü olurlar. Çünkü damıtılırken yoğunlaşan alkolün derecesi de yükselir. Hatta öyle yükselir ki ( 90- 95 derece gibi ) sonuçta su katılarak alkol derecesini düşürmek icab eder. 
Likörlerin ise meyve şekerlerinin alkole dönüştürülmesi ile oluştuğunu artık söylememe gerek yok herhalde. Aynı şekilde Elma püresinden elde edilen şekerin damıtılmasından da Fransızların meşhur içkisi CALVADOS, Meksika'da yetisen AGAVE bitkisinin köklerindeki meyva şekerlerini damıtıma tabi tutarsanız da o güzelim TEKİLA'ları elde edersiniz. Hadi bir de şeker kamışını damıtalım ondan da tatlı tatlı ROM'lar oluşsun... 
Daha bunlar gibi bir çok damıtık içki bulunmakta dünyada. Ülkeler ve bitki örtüsüne göre bir şekilde ALKOL'ü üretmiş insanlar tarih boyunca. Ve de keyifle tüketmişler. Ya da tükettikçe keyiflenmişler.
İşte böyle dostlar; Viski, Bira ve Rakı konusuna özellikle girmiyorum; malumunuz onlar benim açımdan çok daha özel konular. Ama merak etmeyin onlara da sıra gelecek yakında. Dedik ya HAYATA DAİR ne güzellik varsa buradan paylaşacağız bildiklerimizi sizlerle... 
Bu arada ilk günün adına bir acemiliğimiz oldu ise hoşgörünüze sığınıyorum. 
Şimdilik bu kadar zaman ayırıp da takip ettiğiniz için herkese teşekkür. 
Mutlu kalın. Sevgiler.






2 yorum:

Adsız dedi ki...

Merhaba, Ahmet kardeşim. Çok güzel bir giriş ve başalngıç olmuş. Blogun gelişerek büyümesi dileği ile başarılar.
yıldırımöztuğ

Ahmet E. EROL dedi ki...

Çok teşekkür ederim Yıldırım'cığım. Sevgiler.