7 Eylül 2012 Cuma

Bourbon ve Tennessee... Fark burada.

Merhaba Dostlar;
İrlanda'dan Amerika'ya uçmamız biraz zaman aldı biliyorum. Ama daha önce ki yazılarımda da belirttiğim gibi mevsim YAZ, hava sıcak, eh biraz da tatil rehaveti eklenince mecburen 3 hafta ara vermek zorunda kaldık Viski sohbetlerimize. Ve lakin döndük... Aynı hızla kaldığımız yerden daha doğrusu Amerika'nın  Kentucky eyaletinin BOURBON kasabasından sohbete başlayalım.
Evet Dostlar; Amerikan Viskisi ya da Viski dünyasındaki adı ile BOURBON WHISKEY'lerin doğum yeri Kentucky eyalaetinin BOURBON kasabasıdır. Bundan 200 yıl öncesine kadar Amerika kıtası Viski diye bir içeceği tanımıyor ve sadece ROM ve BİRA tüketiyorlardı. Amerika kıtasının keşfinden sonra buraya göç eden İskoç'lar ve İrlanda'lılar yanlarında getirdikleri viski ve daha önemlisi küçük ev tipi bakır imbikler ile Amerika kıtasını Viski ile tanıştırdılar. Ancak bir sorun vardı ki Amerika'da Arpa'dan çok Mısır ve Çavdar bulunmaktaydı. Eee hal böyle olunca; 'Viskisiz kalacağımıza Mısır'dan üretiriz' diyen İrlandalı ve İskoçyalı Göçmen kardeşlerimiz BOURBON viskiyi damıtmaya başlamışlar 1700'lü yılların sonlarında... Neden Kentucky'nin BOURBON kasabası derseniz, yumuşak iklimi ve daha önemlisi çok yumuşak kaynak suları sayesinde diyeceğim. Yine döndük dolandık yumuşak kaynak sularını bulduk değil mi? Ama iyi viski yapmak için bu şart biliyorsunuz.

İşte Amerikan viskisi diye bildiğimiz BOURBON WHISKEY'ler böyle doğmuş Amerika kıtasında. Haa bu işi ilk kim becermiş diye soracak olursanız genel rivayete göre 1789 yılında Elijah Craig adlı bir vatandaşdan bahsediyor kitaplar. Hatta kendisinin bilfiil PAPAZ olduğunu da belirtmeden geçmeyelim. Bulabildiğimiz tek resmi de budur Muhterem Craig'in. Ama kendi adıyla halen üretilen viskisi de takdire şayandır son tahlilde... 
Bu doğumdan sonra viski üretimi artarak sürmüş Amerika kıtasının Kuzeyinde. 1794 yılında ise viskiye getirilen vergileri protesto eden Pennsylvania'lı üreticiler, kazan kaldırıp viski ayaklanmasını başlatmışlar. Bu arada, araya karışan bir vergi müfettişini de katran ve tüye bulayıp, bir demir putrelin üzerine oturtarak ibreti alem olsun diye sokaklarda gezdirmişler.  İşte Red Kit romanlarında sıkça gördüğümüz cezalandırma şeklinin temelinde de yine Viski'ye koyulmaya çalışılan yasaklar var... Adamlar nasıl sahip çıkmışlar içkilerine görüyorsunuz Dostlar. 
Günümüzde de BOURBON WHISKEY üretmenin belli standartları var Amerika'da. Öncelikle üretimde kullanılan tahılın %51'i Mısır olmak zorunda. Ayrıca üretimden sonra en az 2 yıl içi yakılmış yeni meşe fıçılarda dinlendirmek gerekiyor. Ancak bir çok üretici viskisini 4 yıldan önce şişelemiyor Amerika'da. İskoç viskilerinden tad olarak ayrılan tarafını da bu içi yakılmış meşe fıçılar sağlıyor BOURBON'lara. Yine aynı fıçılardan dolayı da renkleri biraz daha koyu ve kızıl kahveye yakın bir renk alıyor.
Gelelim tadlarına... Bourbon Whiskey'ler İskoç viskileri gibi derin tad ve nüanslara sahip değiller. Bunun için de yıllandırmak Viskiye ilave bir tad katmıyor. Ancak Mısır'dan geriye kalan %49'luk kısımda Buğday ağırlıklı tahıl kullanıldığında Viski tatlımsı, Çavdar kullanıldığında da baharatlı bir tad elde ediliyor. Bu oranlar da tamamen üreticinin viskisinden beklentisine kalmış. 
 
Ülkemizde hemen hemen tüm Grosmarketlerde bulabileceğiniz JIM BEAM, EARLY TIMES, FOUR ROSES, MARKER'S MARK ve WILD TURKEY markaları BOURBON'ların en güzel örnekleri. 


Bununla beraber, eğer bir yerlerde BLANTON'S ve BOOKER'S markalı BOURBON'lara denk gelir iseniz sakın kaçırmayın derim. Çünkü bu markalar da BOURBON'ların ROLLS ROYCE'u olurlar. Ayrıca BOURBON'lar SCOTCH MALT'lara göre daha uygun fiyatlıdırlar. Bunu da belirteyim.
Şimdi gelelim yazımızın başlığında da belirttiğimiz en önemli mevzuuya. Bourbon'mu Tennessee mi... Yada bilinen adıyla JACK DANIEL'S mı diğerleri mi??? 
Evet dostlar hepimizin zevkle tükettiği JACK DANIEL'S bir Amerikan Viskisi. Ancak sakın haa Bourbon sınıfına sokmayın çünkü Tennessee de bunu söylemeye kalkarsanız fena halde tepki alırsınız. Çünkü Tennessee'liler bunu asla kabul etmezler ve etiketlerine de bunu göstere göstere yazarlar. İşte böyle... 
Yine açıklamadan geçmeyelim; dikkat ederseniz iki etiketin üzerinde de SOUR MASH şeklinde bir ifade vardır. İşte bu da yine Amerikan Viskilerinde bulunan bir özellik Dostlar. Sour Mash Ekşi maya anlamındadır ki geleneksel mayalama yöntemini ifade eder. Bu da ne işe yarıyor derseniz açıklayayım. Viski damıtılmadan önce %5 alkollü bir bira elde edilir demiştik önceki yazılarımızda. İşte bu noktada Amerikalı Viski üreticileri bu biranın içine Sanayi ürünü bira mayası yerine bir önceki damıtımdan kalan mayalanmış biradan koyarak bu bira içindeki mayayı kullanırlar. Böylece mayanın karekteri hep aynı kalmış olur ki buna da EKŞİ MAYA yani SOUR MASH denilir Dostlar.
Tennessee viskilerini Kentucky Bourbonlarından ayıran en önemli özellik ise Tennessee viskilerinin Kömür filtresinden geçirilmesidir. Bu işlem için Amerika kıtasına özgü dev akçaağçlar kesilerek tahta haline getirilip ve ızgara halinde istiflendikten sonra yakılıyor arkadaşlar. Ve bu yanma işleminin en hararetli halinde basınçlı su ile bu ateş söndürülür ve geriye içinde is olmayan tertemiz bir kömür kalıyor. 
Bu kömür de çakıltaşı boyutunda ufalanarak 4-5 mt. çapında geniş fıçılara dolduruluyor ve damıtılan viski bu fıçının içine akıtlarak günlerce bu kömürün içinden süzülmesi bekleniyor. İşte JACK DANIEL'S e o muhteşem tadı veren bu süzülme işlemi oluyor arkadaşlar. Onun içinidir ki JACK'i içerken hafif kömürümsü tadı alırsınız ve yine onun içindir ki JACK DANIEL'S en az 3 adet iri buzla içilir... Eeee o ateş başka türlü söner mi?  İşte JACK'i JACK yapan bu özelliğidir Dostlar.
Gelelim kurucusu JACK amcaya... Zamanının en sert delikanlısı olduğu söylenir JACK DANIEL'in. Eylül 1850 de doğduğunda Jasper Newton DANIEL adı ile tescillendi. 13 Yaşında Dan CALL'dan viski imalathanesini satın alıp akçaağaç kömüründen süzme işlemini geliştirdi ve 1866 yılında yani daha 16 yaşında iken kusursuz JACK DANIEL'S i üretti ve damıtımevini tescil ettirerek Tennessee'nin küçük kasabası LYNCHBURG'da Amerikanın ilk yasal damıtımevi ünvanını kazandı. 
13 yaşında başlayan bu macerası 1911 yılına kadar sürdü Jack Amca'nın. 1905 yılında bir sabah erkenden ofisine geldi Jack. Ofisinde bulunan ( ve de solda görülen ) kasasını açmak istedi ancak şifreyi hatırlayamadı. Dedik ya sert adammış diye, çok sinirlendi ve kasayı tekmelemeye başladı. Bu sırada ayak parmağını kırdı ama önemsemedi. Ve bu olay sonunda kaptığı enfeksyon sonucunda 1911 yılında kan zehirlenmesinden dolayı vefat etti Jack Amca...

158 boyundaki Jack DANİEL hiç evlenmedi ve çocuğu da olmadı. 21 yaşına girdiği doğum gününde kendine aldığı Resmi Frak ve geniş kenarlı çiftçi şapkası ölene kadar günlük giysisi oldu Jack'in. Tabii böyle bir karizmaya zamanının tüm kadınları hayrandı doğal olarak. Öldükten sonra da vasiyeti üzerine mezarının başına 2 adet sandalye koyulmasını istedi Bayan ziyaretçileri ayakta kalmasın diye...
İşte bundan dolayıdır ki Tokyo'dan New York'a kadar tüm sert çocukların içkisidir JACK DANIEL'S. 1866 yılından bu yana hiç değişmeyen etiketiyle bir çok ödül ve madalya kazandı. Tek ilave ise 1887 yılında yanında çalışmaya başlayan ve daha sonra damıtımevini bırakacağı yeğeni LEM MOTLOW'un adının 1944 yılında etikete eklenmesi oldu. O zamandan beri JACK DANIEL'S aynı JACK DANIEL'S dostlar.

3 versiyonu bulunmakta JACK DANIEL'S in. Klasik olarak hepimizin bildiği köşeli şişede satılan JACK dışında ikinci bir kömür fitresinden geçirilerek dinlendirilen kibar versiyon GENTLEMAN JACK ve 1997 yılında piyasaya sürülen, fıçılarda ekstra dinlendirilen JACK DANIEL'S Single Barrel. Single Barrel, içinde yıllandığı fıçının özelliğine göre tadı çeşitlilik gösteriyor ve hiç bir parti bir diğerinin aynı değil.
İşte böyle Dostlar; JACK DANIEL'S i de JACK'i de yad etmiş olduk bu hafta. Başta da söylediğim gibi siz siz olun Tennessee'de BOURBON'dan bahsetmeyin ve JACK DANIEL'S inizi en az 3 buzla için. Hepinize iyi bir haftasonu diliyorum. Sevgiler.